MUSTAFA KEMAL PAŞANIN ELİNİ ÖPTÜĞÜ SİLAH USTASI
HACETTEPELİ MEHMET BALAK Usta.
Çanakkale Savaşı galibiyetle bitmesine rağmen, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın zaafa uğraması nedeniyle Balkanlar’da toprak kaybı devam ederken müttefikimiz olan Almanlar da Çanakkale Savaşı sırasında ve sonrasında ordularımıza verdikleri topların kamalarını sökerek götürmüşlerdi ve ordumuzun elinde olan toplar işlevsiz kalmıştı. İstanbul’un müttefiklerce işgali ile sona eren vahim olaylar meydana gelmişti. Bunun sonuncunda Türk Ordusu tamamen acze düşürülmüştü.
Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mayıs 1919’da Anadolu’ya yürüyüşü ve 27 Aralık 1919’da Ankara’da 3 bin atlı, 700 yaya seymen ve binlerce Ankaralının büyük coşkusu ve mücadele azmi ile karşılaması; Cumhuriyet manifestosunun hazırlamasının başlangıcı olmuştu.
İstanbul’daki imalat-ı harbiye ustaları ve bir kısım alet edevat Ankara’ya kaçırılmış, İstiklal Savaşı mücadelesinin başlangıcında ordunun mühimmat ihtiyaçlarının hazırlanması için bir fabrika gibi çalışılmaya başlanmıştı.
Tarihe yön veren bu minik atölyeler, ne olduğunu dahi anlamadan binlerce Ankaralının her gün önünden geçtiği bir yerdeydi. Bu tarihi yer nerede mi? Bugün adı Anadolu Meydanı olarak anılan, Tandoğan Meydanı’na çıkarken Celal Bayar Bulvarı’na dönen viyadük kenarında bulunan MKE Genel Müdürlüğü’nün yanındaydı.
İstiklal Savaşımızın başlangıcında Ankaralıların, Hacettepelilerin yardım ve destekleri unutulamaz. Ordunun silah ihtiyacı için seferber olan Ankaralılar; evlerindeki bakır kaplarını, çörtenlerini (yağmur su olukları), yüzlerce yıllık pencere demirlerini mermi ve süngü yapılması için imalat-ı harbiye atölyelerine teslim etmişlerdi.
Tekalif-i Milliye Kanunu çıkmadan önce Ankaralılar, her evde en az iki çift yün çorap örerek postal yerine Mehmetçiğin ayağına vermişti.
İmalat-ı harbiye ustaları her konuda mucize yaratmaktaydı. Birinci Dünya Savaşı sonrasında müttefikimiz Almanlarca kamaları sökülmüş birçok farklı özellikte ve çapta olan toplar; elimizde etkisiz olarak dururken Hacettepeli Mehmet Usta, bu toplara yeniden kama imalatına başlamış ve bu toplara uygun mühimmatlarda çapları değiştirerek topları atışa hazır hale getirmişti. Böylelikle ordumuzun en büyük ihtiyacı karşılanmaya başlamıştı.
Bu çok önemli olay, Mustafa Kemal Paşa’nın hoşuna gitmişti. İmalat-ı harbiye atölyelerini ziyarete etmiş, Mehmet Usta ile tanışıp ona övücü sözler söyledikten sonra elini öpmüştü. Belki de Paşa’nın, annesinden sonra elini öptüğü tek kişi, Hacettepeli Mehmet Balak Usta idi.
Savaş sonrası İstiklal Madalyası ile taltif edilen Mehmet Balak Usta, aslen Balkanlar’dan gelen ve orada tahsil yapan Mustafa Kemal Paşa’nın da hemşerisiydi. Balkan Savaşı’ndan sonra Hacettepe Kırgız Mahallesi’ne yerleşmiş, burada Ankaralı Atiye Hanım ile evlenmiş ve 2 oğlu, 2 kızı olmuştur. Oğlu Saim Balak, emekli Sayıştay üyesidir. Torunu Prof. Dr. Mehmet Akın Taşyaran Hoca ise Atatürk Hastanesi eski Başhekimi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Kurucu Üyesi ve Atatürk Hastanesi’nde Bölüm Başkanıdır.
Fotografta Ortada Rahmetli MEHMET BALAK Usta sol Başta
Rahmetli Babam ZEYNEL BALABAN. MKE. ( İmalat-ı Harbiye )
Askeri Silah Fabrikası. Tandoğan ANKARA.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder