17 Ocak 2021 Pazar

 ANKARAMIZDA KADIN FERFENESİ.

KADIN FERFENESİ.
Kelime anlamı aydınlanma, aydınlatma olan Ferfene, yüzlerce yıllık tarihe sahip bir Ankara geleneğidir. Hem erkeklerin hem de kadınların ayrı ayrı düzenlediği Ferfene geceleri tarihimizde önemli bir yere sahiptir.
Kadın ferfeneleri konaklarda, büyük evlerde yapıla gelmiş, muhitin saygın, edepli, bilgili, yaşlı ve aydın kadınları tarafından düzenlenmiştir. Bu kadınlar ferfenenin düzenleyicisi, eğiticisi konumunda olmuşlardır ve Ana Kadın, Kadın ana veya Hanım Ana olarak adlandırılmıştır.
Bölgenin en iyi def çalan, en iyi mani okuyan ve türkü söyleyen, sofra düzenini iyi bilen, eli hünerli lezzetli yemek yapan kadınları Hanım Anaya yardımcı seçilmişlerdir. Ferfeneye katılan kadınların tümü bir çıkın veya desti içinde yemek getirirler ve bu yemekler ocak sorumlusu hatuna teslim edilirdi ve o çıkının içinde ne olduğu, kimin ne getirdiği sadece ocak sorumlusu tarafından bilinirdi.
Ankara yemeklerinin olmazsa olmazı Zerde Pilavı ve Ferfene yemeği yapılırdı. Zengin fakir herkesin getirdiği yemekler aynı sofrada buluşur ve bu yemeğe Azık karıştırma denirdi. Gelen yemeklerin tümü bakır tepsiler üzerinde herkese eşit olarak dağıtılarak yenilirdi. Yemek sonrası kadın ana veya hafız teyzenin şükür duası mutlak yapılırdı. Katılanların vefat eden yakınları ve evlatları askerde olanlar için Kuranı kerim tilaveti ve Fatiha okunurdu.
Oturma nizamı erkeklerde olduğu gibi en yaşlı, en bilgili ve sesi en güzel olan hanımlar başköşeye oturtulurdu. Orta yaşlılar ve gelinler ortalara, bekâr kızlar ise kapıya yakın otururlardı. Ferfenelerde yer minderlerinde oturulurdu. Kızlar kadın ananın yani ana kadının gözünün içine bakar, onun kaş göz hareketlerinden ne istediğini anlar ve yaparlardı.
Ferfenede yaşlılara dibek kahvesi ikram edilirken genç kızlara ve yeni evlilere bal şerbeti, vişne ve erik suyundan yapılma şerbetler ikram edilirdi. Ferfene arasında ise dut kurusu, ceviz içi ve kavurga ikram edilirdi. (Kavurga saç üzerinde kavrulmuş Buğday Tanesidir)
Yemek sonrası sıra eğlenceye gelir. Def çalan güzel sesli kadınlar ağır havalardan başlar. Kızını gurbete veren anaları ağlatmak için acılı bozlak türü gelin havaları okunur ve sonrasında oyun havaları başlar. Ana kadının ‘oyun bilenler kalksın’ demesinin ardından kadınlar en iyi oynadıkları oyunlara iştirak ederler. Erkek anaları burada bekâr kızlara bakar. Artık adı unutulan yüzük, fincan oyunu gibi oyunlar sergilenirdi.
Ankara Seymenlik geleneğinde kadınlar ve erkekler birlikte oynamazlardı. Bununla birlikte Ankara yöresinde son derece zengin bir çeşitliliğe sahip olan ‘kadın oyunları’ bulunmaktadır. Allılar, Pazarda Kına, Dınıt, Düz Oyun, Kıyılama, Hoplama - Kıvrak Oyun, Morkoyun, Ayaş Yolları, Eminem, Kalkma, Kaşıklı, Şıkıdım, Düz Hava, Hoplama, Ağır Oyun ve Tık Tıkı Ankara Koşması (Yürü dilber Yürü ), Et Aldım Kasap Esnafından, Eski Evin Merteği ( Kalecik Türküsü), Mavilim, Su Sızıyor Sızıyor gibi Beypazarı ve Kazan bölgelerinde değişik kadın oyunları mevcuttur.
Kadın Ferfenesinin belki de en asil yönü gelen hanımların mutlaka çıkınları ile katıldıkları ve bu çıkınların içinde ne olduğunu kimsenin bilmemesidir. Bana kadın ferfenesi anlatanlar arasında Er yokuşunda oturan Rahmetli Hanife hala (Ankara düğün yemekçisi ve kadın Seymen) o çıkrıkların kimi zaman yoksulluktan dolayı boş geldiğini ağlayarak anlatmıştı.
Rahmetli Hacettepeli Tel Ören Emine Halanın anlattığına göre kaynana adayları gelinleri ferfenede seçerlermiş. Gelin ham
amı sonrasında gelin adayının saçı gümüş tel ile örülüp düğünden bir ay sonra sökülürmüş. Gümüşün insan üzerindeki rahatlatıcı özelliği sayesinde zifaf gecesi heyecanının geçtiğine inanılırmış.
Ayrıca mahallenin fakir, bekâr erkekleri ana kadına iç güveysi olma isteklerini belirtir ve bu ferfenede konuşulurmuş. Rahmetli Babaannem Samiye Balaban 150’ye yakın kişinin evlenmesine ve 30 civarında fakir delikanlının zengin bir Ankaralı aileye iç güveysi olmasını sağlamış.
Ferfene kültürü hakkında bana detaylı bilgi veren başta Rahmetli Babaannem Samiye Balaban’a, Hisarlı Hanife halaya, Hacettepeli Bekçi Hüseyin’in eşi Til Ören ( Tel Ören) Emine halaya ve ana kadınlık yapan Nazik halaya şükranlarımı sunarım.
Kadın ferfenesi de yenen yemekleri, oynanan oyunları, söylenen türküleri ileride yayınlamak istediğim bir kitapta daha detaylı yazacağım.
HALUK BALABAN. 2010.
Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, gülümseyen insanlar, şunu diyen bir yazı 'BALABAN'DAN ANKARA ÖYKÜLERİ ANKARAMIZDA KADIN FERFENESİ Women's ertene Ankara'.
Görüntünün olası içeriği: 2 kişi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder