30 Temmuz 2025 Çarşamba

 TACEDDİN DERGAHI SON ŞEYHİ

MUSTAFA TACCEDİN ERAR dan Tasavvufi Bir Şiir.
Dünya fâni, sen fâni
Akil olan dünya sana aldanırım
Benim mülküm deyu bilenler kâni
Akil olan dünya sana aldanır mı?
*
Ten bâki değil canın emaned
Pak ile sevdadan etme hıyaned
Muarrerdir hesab olur kıyamed
Akil olan bu dünyaya aldanır mı?
*
Gelib kimse bunda karar etmedi
Fena metaından alıp gitmedi
Çün bildi seğirtti işi bitti
Akil olan dünya sana aldanır mı ?
Not : Tacceddin Şeyhi Mustafa Taccedin efendi Hamamönü deki Tacceddin Dergahı arazisini ve Cebeci Orta okulu arazisini Devlete Bağışlayan İstiklâl Marşımızı Yazan Mehmet Akif Ersoya Ebniye Kasrının Selamlık kısmını Tahsis eden Ankaralıdır Ve Tahsilinden Bilgisinden Dolayıda Mustafa Kemal Atatürk Tarafından EMLAK VE EYTAM BANKASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE ATANMIŞTIR.
Bu Banka '2004 ' yılına kadar görev yapmış Binlerce İnsanı ev sahibi Yapmıştır Bu devam etseydi Yurdumuzdaki Mesken sıkıntısı Çözülürdü .
@herkes.

28 Temmuz 2025 Pazartesi

 ERLİK KEMERİ KUŞANMA TÖRENİ = Seymen'in Şal ve Silahlık Kuşanması Kama Takma töreni.

Osmanlı Padişahlarının Kılıç Kuşanmasına TAKLİD-İ SEYF (takallüd-i şemşir" ) denir.
Seymenlerin Kılıç Kuşanmasına ERLİK KEMERİ Şal ve ( silahlık ) Kuşanması Kama Takılması Törenidir.
28.osmanlı Padişahı III selim 1806 yılında Kılıç taşımayı yasaklamış Seymenlerde Kılıç Taşımaları yasaklanmıştır Çok eski Seymen Silahlıkları incelendiğinde sağ ve solda kayış bağlantıları yanında halkalar bulunmakta idi bu halkalara kılıç kını bağlanırdı. sonraları silahlıklardaki bu Halkalar kaldırılmıştır. Türk Ordusunun 2264 Kuruluş Yıl dönümünde olduğu Gibi Seymenlerde Yüzlerce Yıl Erlik Kemeri ve Kılıç Kuşanmıştır ve Kama Takmıştır.
Ordumuza Subay Yetiştiren Kara Harp okulu yeni adı ile Silahlı Kuvvetler Üniversitesi Mezunları da Kılıç Kuşanma ve Meç Takma Töreni Yapılmaktadır. Seymenler ile Teğmenlerin Töre ve Törenleri Tıpkı Eskii günler gibi Birbirinin aynısıdır
Ankara’lı Ahilerinde Şed Kuşanma Töreni Bu törenlerin Bir Parçasıdır Seymenler Ahi Teşkilatının Zaviyelerin Koruyucusu olmuş Bir birinden ayrılmaz bir bütündür.

Haluk Balaban.

27 Temmuz 2025 Pazar

 İSTİKLAL SAVAŞIMIZDA DIŞARDAN GELEN SİLAHLAR.

Ruslar Sakarya Meydan Savaşı'nda ordumuza neler göndermiş: Toplamda 43374 tüfek göndermiş. Gerisi yerli kaynaklardan tedarik edilmiş. Sadece Kurtuluş Savaşı süresince Almanya'dan 3000 tüfek, Fransa'dan ise 10000 tüfek satın alınmış... Amerikan dümeninde dolaşıp durmuşuz...
( Türk İstiklal Harbi VII nci Cilt idari faaliyetler sayfa 348)
Rus yardımlarının finansmanı ve hatta daha fazlası Buhara Emirliği tarafından karşılanmıştı. Bu yardım Kurtuluş Savaşımıza sağladığı büyük katkıdan çok Rus Devriminin ayakta durabilmesine sebep olmuştur. Bir rivayet, bizim için gönderilen altınların çok daha fazlası Rusya'da (S.S.C.B.) kalmıştır. Sözün özü, Ruslar ne kadar böbürlense de paranın kaynağı Orta Asya Türk Devletleridir.
silah ve Cephanelerin sevk edildikleri yer ve güzergahlar. Ankara’ya lojistik malzemeler taşınan güzergâhlar:
Karadeniz kıyılarından Ankara’ya:
- İnebolu-Kastamonu-Ilgaz-Çankırı-Kalecik- Ravlı ( Akyurt )- Ankara hattı.
- Samsun-Çorum-Sungurlu (Çankırı)- Yahşihan-Ankara hattı.
- Ereğli-Gerede-Kızılcahamam-Ankara hattı. Rusya'dan Gelenler Trabzon Limanı üzerinden Ankaraya sevk edilmiştir.
HALUK BALABAN.
not : Hint Müslümanları binlerce altın .Afgan Kralı Zahir Şah Hazinesini Bağışladı .Bu Maddi değerler Rusya üzerinden bize intikal ederken Ruslar bir kısmına Çöktü.
Ankara Hamamönü İnci sokaktaki İSAK AĞA konağı Sakarya savaşı sırasında Rus Doktorlar Tarafından Hastane olarak kullanıldı ve Mehmetçikler Tedavi edildi. Hamamönü Kadınkız sokakta ( Ev kadını ) sokakta Rus Ateşelerinin Kullandığı Konakta Hastane olarak Kullanıldı.
@herkes.

6 Temmuz 2025 Pazar

 AKŞEMSETTİN ( göçemedin gitti..? )

Fatihin Hocası. Hacı Bayram velinin Talebelerinden BİZİM KÖSE dediği AKŞEMSEDDİN Hazretleridir.ondan ders alır feyz alır. Ve onu çok sever.
Günler geçer, Fatih, Akşemseddin Hazretleri’ne sıkça gelip gitmeye başlar. Öyle ki devlet işleri oyuncak gelir gözüne. Sarayı, otağı bırakıp döşeği tekkeye sermeye niyetlenir. Nitekim bir gün “N’olur” der, “Beni de dervişleriniz arasına alın”.

Akşemseddin, hani Fatih’e baba muamelesi yapan o gül yüzlü muallim birden ciddileşir, celalli bir edayla “Hayır!” der, “Osman oğullarının dervişe değil, sultana ihtiyacı var!”
Ama Sultan Mehmed’i iyi tanır. Yine gelecek, hem bu kez ısrar edecektir. Buna fırsat vermez. Pılısını pırtısını toplamadan uzaklaşır İstanbul’dan. O yıllarda kuş uçmaz, kervan geçmez bir kuytu olan Taraklı’ya çekilir, sonra Göynük civarlarına yerleşir, kendi halinde talebe yetiştirir. Ama duaları Fatih’le birliktedir.

Göçemedin gitti yani...
Akşemseddin Hazretleri bir gün oğlunu (4 yaşındaki Hamdi Çelebi) dizine oturtur. Minik yavru bülbül gibi Kur’an okur. Mübârek bir ara hanımına döner. “Biliyor musun?” der, “Aslında dünyanın mihneti, zahmeti çekilmez ama şuncağızın yetim kalmasına dayanamam. Yoksa çoktaaan göçerdim!” Hanımı omuz silker. “Amaaan efendi” der, “sen de göçemedin gitti yani.” Mübarek “İyi öyleyse!” deyip kalkar. Göynüklülerle helalleşir ve mescide çekilir. Talebelerine “okuyun” buyururlar. Bir ara gözleri kapanır, yüzü aydınlanır. Kolları yana düşer ve berrak bir tebessüm oturur dudaklarına. Müridleri eve koşarlar “Başınız sağ olsun.” derler, “Efendi göçtü!”

Bu makaleyi okurken Rahmetli Kardeşim Cengiz Aklıma geldi. Eşi İle arası Açılınca öl de Helvanı yiyelim dermiş. Hanımı da susarmış garibim.
Bizim birader. Bu dünyadan göçünce .haberi olmayan bir arkadaşı telefonla biraderi sorar nerde nasıl diye. Hanımı Göçdüde helvasını yiyiverdik deyiveririr. .bunu da bizle anlatınca hem hüzün hemde gülmek geldi hepimize. Ve AKŞEMSEDDİNİN hanımın sözleri aklıma geldi bu tarihi anıyı yazıverdim işte. Evet gerçek bu Helvamızı yiyen olacakta ALLAH gecinden versin. Hepinize sağlık ve huzur dolu uzun ömür dileklerimle..
Haluk Balaban

 BACI SEYMEN , GEDİKLİ KÖYÜN DEN ALTUN HANIM. ( Haymana )

Mustafa Kemal paşanın 27 aralık 1919 yılında Dikmen sırtlarında 100 atlı ile Başlarında Polatlılı KARA MUSTAFA (Tekeli ) ile Karşılamasından 14 yıl sonra Cumhuriyetin 10 uncu yıl Kutlamalarında Tekrar 400 atlı Seymen İle Katılan seymenlerin. Başında Yine GargaLlılı KARA MUSTAFA. Ve Haymanalı lar vardı ve Bunların arasında da 7 atlı Kadın seymen Vardı İstiklal Gazisi Kasap YUSUF BALCI Hatıratından.diğer hanımlar,Totak.( Durupınar ,Yeniköy,Yamak’tan.dı.
Nuri Balcı.Şöyle Anlatıyor..
“Kaymakam ve Belediye Başkanı başta olmak üzere 400 atlıydık. Aramızda kadınlar da vardı. Yanılmıyorsam yedi kadın. Bunlardan Gedikli Altun Hanımı hatırlıyorum. Diğer hanımlar Totak (Durupınar), Yeniköy, Yamak’tandı. Onlar da en güzel giysileri ile bu muhteşem törene katıldılar. Ankara’ya giderken Halaşlı’da mola verdik. Mehmet Ağa bize yemek verdi. Alempınarında bir mola daha verdik. Taşpınar üzerinden ertesi gün akşam Ankara’ya vardık. Atpazarı’nda indik. Bize birer kart verdiler. Hepimiz şal giymiştik. Seymen kıyafetindeydik. Ulus’ta TBMM önünde manga kolunda istasyona vardık, orada Atatürk’ün önünden geçtik. Bize verilen kartlarla Ankara Valisi Nevzat Tandoğan’ın emriyle Hergele meydanındaki Devecioğlu hanında kaldık. Kartları gösterip bedeva yemek yiyorduk.”
Haymana’da Milli Mücadeleye katılmış çok sayıda tanınmış isim, Büyük Önder Atatürk’ün Ankara’ya gelişinden 14 yıl sonra tekrar kucaklamanın sevincini yaşıyordu. Kargalılı Kara Mustafa, Emekli Jandarma Teğmen Halit Efendi yıllar önce olduğu gibi yine en öndeydiler. Genç bir Jandarma Okulu talebesiyken, Mustafa Kemal’i 400 arkadaşıyla karşılama mutluluğuna erişen İstiklal Savaşı Gazisi Nuri BALCI, 400 Haymanalı ile yine önderini görme fırsatını ikinci kez yakalıyordu. Nuri Balcı Cumhuriyetin 10.Yıldönümü törenlerinden belleğinde kalan anıları şöyle dile getiriyordu. ”Atatürk, Ankara’ya ilk gelişinde nasıl 100 atlıyla en çok katılan ilçe olduysak, bu seferde 400 atlıyla en kalabalık ilçe yine bizdik. Atatürk Haymanalı’lardan bir grubu kabul etti. Bunlar arasında seymen kıyafetleriyle Gedikli Altun Hanım da vardı. Atatürk kendisiyle el sıkışmış, hatta güzelliğinden dolayı kendisine iltifatta bulunmuştur.”
Milli Kurtuluş Savaşı boyunca erkeğinin yanında, onun mücadelesini destekleyen Haymanalı kadınlardan olan Gedikli Altun Hanım 1318(1902)yılında Haymana’nın Gedik köyünde doğdu. Köyün ağalarından Mehmet Durmaz’ın kızıdır. 1981 yılında vefat etmiştir. Milli Mücadeleyi yaşamış ve Büyük Önder Atatürk’e olan bağlılığını ölünceye kadar sürdürmüştür.
Büyük törenlerle kutlanan Cumhuriyetimizin Onuncu Yıldönümü, ülke çapında taraftar buldu. Dost, düşman herkes Cumhuriyete ve onun büyük önderi Atatürk’e bağlılığını her vesileyle göstermek için adeta yarıştılar.
HALUK BALABAN ARŞİV.
Kaynak:Tarih İçinde Haymana Halil İbrahim UÇAK.
Fotoğraf açıklaması yok.

Tüm ifadel