GEÇMİŞTE ANKARA DA GELİN BAŞI VE TEL ÖRME OLAYI.

Ankara’da Geçmişte Gelin adayı Damadın ailesi tarafından Hamama götürülür yunur yıkanır görümceler eltiler Kaynana Tarafından Gelinin Vucudu İncelenir. Yarası beresi görünür bir sakatlığı varmı diye Tabi bu olay gayet nezih bir şekilde Eğlence arasında yunma yıkanma Sırasında gözlemlenirdi.

Hamam sonrası Gelin adayın saçı Bazen 40 BELİK örülür. Bazen de 40 belik örme sırasında Hakiki Gümüş sim ile Örgü yapılır. Zifaf gecesine ve bir ay sonrasına kadar katiyen çözülmezdi.

Gümüş Sim ile Belik Belik Örmenin sebebi ZİFAF Heyecanını yenmesi Gümüşün asırlardır bilinen İnsanı relaks yapan etkisinden dolayı Olduğu içindir Öz Angaralılar Bu olayı gayet iyi bilir Asırlar öncesinden Gümüşün insan kanını bile durdurduğunu ufak kanamalara mani olduğu bilinmektedir. Gümüş Kasede içilen şerbetlerde suikast olarak zehir konursa hemen belli olur Osmanlı Padişahları sıvıları mutlaka gümüş kaselerde içerlerdi.

Ankaramızda da Hacettepeli Bekçi Hüseyin Dayının Rahmetli eşi TİL ÖREN EMİNE HALA Bu konuda uzmandı Gelin adayları kapısında sıra beklerdi hamam sonrası. Mekanı cennet Olsun.

Ankaramızda çeşitli saç örme modelleri vardır Birbirinden güzel modeller hayranlık Uyandıracak derecede Muhteşemdir.

Ankara Tarihi ve kültürü araştırmacısı A. HALUK BALABAN.

 BULGURLUZADE KONAĞI HACETTEPE. ( Tavanı )

Evliya çelebinin 1647 mart başında Ankaraya geldiğinde üç gün Misafir kaldığı Muhteşem konak Bu gün milyon dolarlar değer biçilemeyen Konak Tavanı Resim Heykel Müzesi Müdür Odası Tavanını süslemektedir Kündekari teknikle yapılan Ahşap işi Boyalarının Renk kodlarının çözülemediği yıllarca solmayan bozulmayan renkler taşıyan bu Tavan görülmeye değerdir.

Hacettepe ve Hamamönünden vahşi yıkım ve islimlaktan kurtulabilen 14 civarında Paha biçilemez tavan bulunmuş bunlardan 11 adedi Müze envanterine kayıtlıdır.

HALUK BALABAN.

Not : Hacettepe ve Hamamönünde Vahşi Yıkım ve İslimlaka uğrayan

Konakların Öykülerini yaşayanların sevinç ve hazin dolu Hikayelerini yazmaya gayret ediyorum

Onlarca Muhteşem Konağın Muhteşem Tavanlarını yapan devrinde Bir Mahalleye Adı verilen Ustanın 1935 yılına kadar adı yaşatılan Hacettepe meydan mahallesi Demirtaş Mahallelerinin bulunduğu ismi taşıyan Ustanın Kim olduğunu Gizemini Tarihe bir not düşmek için yazacağım Bu Elleri öpülesi Ustayı Rahmetle anıyorum RUHU ŞAD OLSUN:

HALUK BALABAN.

ANKARA KULÜBÜ BAŞKANLARINDAN.

MAHKEME KARARI İLE ANKARA KULÜBÜNE BAŞKAN OLAN ANKARA BELEDİYE BAŞKANI….!

Mehmet Atıf Benderlioğlu, (d. 1910, Akdağmadeni, Yozgat - ö. 27 Nisan 1992, Ankara), Türk siyasetçi.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Sümerbank Müşavir Avukatlığı, Serbest Avukatlık, Ankara Belediye Başkanlığı, X. Dönem Ankara, XI. Dönem Yozgat Milletvekilliği yaptı ile Milli Eğitim Bakanlığı yaptı. 27 Mayıs Darbesi‘nden sonra Yassıadada 10 yıl hapse mahkûm edildi. 1964 yılında aftan faydalandı. Sonra Cumhuriyet Senatosu Ankara Üyeliği (12 Ekim 1975 - 12 Eylül 1980) yaptı. Evli ve 2 Çocuk babasıydı.

Ankara doğumlu olmadğı için Ankara Belediye Başkanı olduğu halde Ankara kulübüne üye yapılmayan Rahmetli Benderlioğlu zorlu bir hukuk mücadelesi sonunda Ankara Kulübüne üye olabilmiş. Ve yaşadığı devirlerde en uzun ankara kulübüne Başkan olarak görev ifa etmiştir.

Falih Rıfkı Atayın Çankaya adlı eserinde yazdığı gibi ( Ankara kulübüne üye olmak Ankara Millet vekili olmaktan daha zordur ) dizeleri Atatürkün Bile Dikkatini çekmiştir.

Rahmetli MEHMET ATIF BENDERLİOĞLU Akdağmadeni doğumlu olmasından dolayı o yılların Yönetim kurulunca üyeliği red edilmiş Benderlioğlu da Osmanlı arşivlerini delil göstererek Ankara nın Bir zamanlar EYALET MERKEZİ olduğunu bilahare Sancak merkezi olarak Yozgat Çorum, Kayserinin bir kısmının Konya'nın bir kısmının ceman 7 vilayetin sancak merkezi olduğunu doğduğu Akdağmadeni’nin Ankaraya bağlı olduğunu ispat ederek Kendisinin de öz be öz Ankaralı sayılacağını söyleyerek Ankara Kulübü üyesi olmuş Değerli Ankaralıların oyları ile de Ankara Kulübü Başkanı seçilmiş uzun yıllar Başkanlık yapmış ANKARA REHBERİ isimli İngilizce Türkçe Ankara’mızı Tanıtan bir kitap hazırlatmış Sihhiyede Kirada olan 1947 yılından beri Dernek merkezini Kiradan kurtararak İzmir caddesinde Anadolu Kulüp binası yanında YAPRAK apartımanın da 200 metre kare bir daire alınmasına vesile olmuş Ankara kulübüne bir misyon ve itibar kazandırmıştır.

Rahmetli Benderlioğlu Bir çok Doktora tezine kaynaklık yapan ATATÜRK VE SEYMEN ALAYI kitabının Basılmasını sağlamış Değerli Tarihçi Yazar ENVER BEHNAN ŞAPOLYA’NIN Ankara Kulübüne üye olmasını sağlamış ve Bu değerli eserin Telif hakkını Ankara kulübüne kazandırmış Haftada bir çıkan Ankara kulübü dergisini yayınlanmasını sağlamıştır.

Rahmetli Benderlioğlu İyi bir Ressam olduğu gibi Ankara Seymenlerini Oynatacak kadar Ankara Tezenesine Hakim Bir saz üstadıdır ayni zamanda Kırkpınar sokaktaki evinde Değerli sohbetlerine nail olduğum sazını sesini Rahmetli Çelik İbrahim efe ile birlikte eşlik ettiğimiz çok olmuştur. Evinin Garajını Resim Atölyesi olarak hazırlayan Rahmetli Benderlioğlu Bir çok dostuna Yaptığı Resimleri Hediye etmekten gurur duymuş naçizane bana da bir Hediye Tablosu olmuştu 1982 yılında evimize giren Hırsız bu benim için maddi ve manevi değerli Tabloyu da almıştı .

Yeri Gelmişken Bu gün KIZILCAGÜN heykelinin ilerisinde Genel Kurmay Giriş kapısı önünde Murat Karayalçın'ın Yaptırdığı somaki kahverengi Mermerden İlk adım Anıtı önünde Seymen Kolbaşı olarak karşılayan çelik efe ( İbrahim somçelik ) ve Ankara’lı zevatla ÇELİK EFE Vardı Üzüntü ile belirteyim ki Bu Heykel önüne bir plaket ile bu tarihi anı yaşatanların yaşayanları adları yazılmalı idi. Yine Üzüntü ile Belirteyim ki ÇELİK EFE Ankara kulübü Üye Kayıt defterinde İhraç edilmiş olarak görünmektedir.

Rahmetli Benderlioğlu ve Çelik Efe Çankaya Kırkpınar sokakta yakın komşu idiler Bu yüzden Değerli iki Büyüğümü Bayramlarda ve Mutat dışı ziyaretlerde bulundum Onlardan Ankara’mız Seymenlik Ankara Kulübü Tarihi ve kurucuları Ve Atamızla İlgili görüşmelerini öğrendim Onları Rahmet ve Şükranla anıyorum.

RUHLARI ŞAD OLSUN.

HALUK BALABAN.

NOT : Bu değerli Büyüklerimizi anmayanlar sene bir kere adını bile anmayıp Yumurta Çaldığını marifetmiş gibi Kızılcagün TV de anlatanlara anlattıranlara kapak olsun